Yağmurun Gelini - Sinan AkyüzYağmurun Gelini - Sinan Akyüz “Bazen alıp başını gitmek ister insan. Uzaklara, çok uzaklara… Görürüm ki sen de alıp başını gitmek istersin buralardan. O vakit ben de seni yanımda götüreyim derim…” Delal iliklerine kadar sarsıldı. Sonra ani bir öfke hissetti içinde. “Doğrudur,” diye bağırdı. “Uzaklara, hem de çok uzaklara gitmek isterim… Fakat Şiyar’ımın olmadığı bir yere de gitmek istemem.” Mamo sakinliğini hiç elden bırakmadı. “İstersen acele hüküm verme,” dedi. “Yarın sabaha kadar vaktimiz vardır. Bilesin ki benim oğlum da senin gibi yaralıdır. Bu kötü günlerinizde birbirinize yoldaş olursunuz kızım. Baran’ım elbette iyileşecek, bir gün ayağa kalkacaktır. O zaman da senin yaralarını o iyi edecektir…” Düğün günü güzeller güzeli Delal, gelin alayıyla damat evine vardığında hayatının en mutlu gününü yaşıyordu, ta ki Şiyar’ının atı Cengâver bir başına ortaya çıkıncaya kadar… Nasıl olmuştu da mutluluk bu kadar çabuk uçup gitmişti ellerinin arasından? Nasıl olmuştu en güzel günü kara güne dönüşüvermişti? Şimdi nasıl Şiyar’ın kardeşi Diyar’a eş olacaktı? Töreye nasıl karşı gelecekti? Sürdü Cengâver’i ölüme, ama kader ona başka bir yol çizdi. Önce Mamo’yu gönderdi, sonra da umudu… 1950’lerde sınır kaçakçılığını önlemek için tüm sınır mayınlanmış, yaşanan kayıplarla hayatlar değişmişti. Tıpkı Delal ile Şiyar’ınki gibi. Onların gerçek yaşamlarından yola çıkarak kaleme aldığı bu kitapla Sinan Akyüz, bize her ne olursa olsun umut etmekten vazgeçmememiz gerektiğini hatırlatıyor. Sevginin ve cesaretin gücüyle… İncir Kuşları, Piruze, Aşk Başka Evde gibi çok okunan kitapların yazarından yine soluk soluğa okuyacağınız bir roman… Gerçek bir hayat hikayesinden yola çıkarak yazılan ve Alfa Yayıncılık tarafından basılan Yağmur’un Gelini, kitapseverlere soluk soluğa okuyacakları bir roman sunuyor. Gerçek bir hayat hikayesinden yola çıkarak oluşturduğu roman kurgusunda Sinan Akyüz Yağmurun Gelini ile okuyucuya her şeye rağmen umut etmekten vazgeçmemeyi yeniden hatırlatıyor. Bütün olumsuzluklara rağmen yılmadan hayatına devam eden Delal'in yeniden aşkı bulmasını ve yaralarını iyileştirmesini konu alan hikaye, aynı zamanda bir dönemin tarihine de ışık tutuyor.Kendine has kitap tasarımıyla daha ilk andan okuyucuya dokunan Yağmur’un Gelini, meraklısını eski bir Nijerya atasözü olan “Büyük dertler dilsizdir.” sözüyle karşılıyor. 1959 yılında başlayan ve gerçek bir hikayeye dayanan roman, aslında 1950’lerde sınır kaçakçılığını önlemek için mayınlanan sınır hattında yaşanan gerçek bir aşkı anlatıyor. Sevginin ve cesaretin gücüne inanan kitabın baş kahramanları Delal ve Şiyar, her ne kadar dayanılması güç acılar ile karşılaşılsa da umut etmekten vazgeçmemeyi öğretiyor.Evlilik günleri yaklaşan ve bu nedenle de sevdiği Delal’e hediye etmek için kaçakçı Reşo’ya gök mavisi renginde elbiselik kumaş ve altın bilezik siparişi veren Şiyar, düğün günü siparişlerini almak üzere sınıra gidiyor. Ne var ki kaçakçılar mayınla kaplı sınırdan geçerken içlerinden biri mayına basıyor ve talihsiz bir olay gerçekleşiyor. Şiyar, kaçakçılardan birine yardım etmeye çalışırken görevli askerlerin açtığı ateş sırasında göğsünden vurularak ölüyor. Düğünün yapılacağı yere Şiyar’ın atı tek başına gelince Delal büyük bir üzüntüye kapılıyor. Acısını bir kenara bırakarak nişanlısının cansız bedenini vurulduğu yerden alarak göye getiriyor. Ne var ki soluksuz okuyacağınız hikaye tam olarak da burada başlıyor. Zira töre gereği Delal’in Şiyar’ın kardeşiyle evlenmesi gerekiyor. Tüm bu hüznün ortasında ne yapacağını düşünen Delal, kaçmaya karar verdiğinde Suriyeli Mamo ile tanışıyor. Delal’in yarım kalan umudu yeniden alevleniyor. Nitekim Suriyeli Mamo ona yardım etmesi karşılığında Delal'den bir bacağı sakat oğlu ile evlenmesini istiyor.Piruze ve İncir Kuşları’nın yazarı Sinan Akyüz’ün ustalıkla kaleme aldığı Yağmurun Gelini kitabı dönemin kültürünü ve dokusunu başarılı bir şekilde okuyucuyla paylaşıyor. Dramın saflıkla buluştuğu bu gerçek hikayede, umudu işleyen yazar, kitabını büyük araştırmalar sonucunda tamamlıyor.Yazar; röportajları, görüşmeleri ve gezileri kapsayan uzun bir keşif sürecinden sonra kitabı kaleme alıyor. Aslında kitap, bir arkadaşının anısından ve arkadaşının Akyüz’e bu hatırayı romanlaştırması isteğinden çıkıyor. Yazarın yalın ancak yüreğe dokunan bir dille ele aldığı kitap, her sayfada okuyucuyu daha da içine alıyor ve her kelimede farklı duygulara dokunuyor. Söyleşilerinde, kitap yazma serüveninde en büyük arkadaşlarının kitap kahramanları olduğunu anlatan yazar, Yağmur’un Gelini kitabını yazarkense her bölümün ruhuna göre farklı müzikler dinlediğini ve hikayeyi bu şekilde olgunlaştırdığını belirtiyor. Hikayenin her bölümü birbirinden farklı tonlardaki müziklerle yoğrulurken okurlar da Akyüz'ün bu seçimini derinden hissediyor ve roman, adeta bir filme dönüşüyor.Kitabın tanıtım bülteninde yer alan ve Delal’in yeni hayat macerasını ve umutlarının yeniden yeşermesini anlatan hikaye, Akyüz’ün sayfalarında yalın bir aşk hikayesi olarak yansıyor. Suriyeli Mamo'nun Delal'i yanında götürmek istemesi, Delal'de öfkeye dönüşürken yaşayacağı bu kırılgan hayat da onu gitmeye zorluyor. Mamo'nun oğluyla birlikte birbirlerinin yarasına merhem olacağını ve birbirlerini iyileştirebileceklerini söylemesi üzerine Delal herşeyi göze alıp Suriyeli Mamo ile gitmeye karar veriyor. Kitapseverleri soluksuz bir aşk ve cesaret öyküsüne davet eden Sinan Akyüz Yağmurun Gelini kitabı ile hayatı umut etmek kavramı ile yeniden anlamlandırıyor.
Dönem içi en ucuz fiyat: 2 Şubat 2022 tarihinde 27.75
Dönem içi en pahalı fiyat: 22 Ocak 2025 tarihinde 196.64
Fiyat Arşivi internetteki fiyatları toplayıp önünüze getirir. Çeşitli satıcılardaki fiyat geçmişlerini görüp en ucuz fiyatları bulmanızı sağlar. Sitede herhangi bir ürün satışı yapılmamaktadır. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz içiniletisim@fiyatarsivi.com